Belgesel Gösterimi: Antifaşist Duruş (2008) – 10 Mart Perşembe 19:00

antifascist_attitudeBelgesel Hakkında:
Anti-faşist tavır Rusya’da gelişen anti-faşist hareket üzerine eylemcilerin kendileri tarafından hazırlanmış ilk belgeseldir. Filmin sunumu 3 şehirden STK aktivistleri, radikal tabandan aktivistler ve anarşistler tarafından yapılmıştır – Moskova, St. Petersburg ve Irkutsk. Belgeselde ayrıca 19 Ocak’ta Moskova’da katledilen Stanislav Markelov da konuşmaktadır.

Anti-fascist attitude is first ever document on emerging Russian anti-fascist movement which made by the activist themselves. Movie features both moderate NGO activists and radical grassroots activists and anarchists from three cities – Moscow, St. Petersburg and Irkutsk. It also features Stanislav Markelov, murdered in Moscow 19th of January.

Çeviri: Sosyal Savaş

Tarih: 10 Mart Perşembe 2016
Saat: 19:00
Yer: Turan cad. No: 36A Tarlabaşı-Beyoğlu

Belgesel Gösterimi: Nu jîn (2015) ve Yönetmen Veysi Altay’la Söyleşi 12 Mart Cumartesi 19:00

düzelmiş nuSinopsis

Nû Jîn (Yeni yaşam) adlı belgesel “Kadın yaşamdır. Yaşam Direniştir. Direniş de Kobanê’dir” sloganıyla Kobanê’de IŞİD’e karşı YPJ saflarına katılan Elif Kobanê (18) Viyan Peyman ve Arjîn adlı savaşçıların Kobanê de yaşanan savaşın içindeki yaşamlarını konu alıyor. Nû Jîn ayrıca IŞİD’in 15 Eylül’de Kobanêye saldırısına ve YPG, YPJ’nin bu saldırıya karşı 5 aylık direnişine üç kadın savaşçının yaşamı üzerinden ayna tutmaya çalışıyor.

Synopsis

Nû Jîn
New Life, with the slogan ” Woman is life. Life is resistance and resistance is Kobanê”, depicts the daily life of women guerillas, Elif Kobanê (18), Vîyan Peyman and Arjîn, joining in the Women’s Protection Units (YPJ) in their battle against ISIS. The documentary relates the ISIS assault of 15 September 2014 and the five-month resistance by the YPJ and People’s Defense Units (YPG) through the lens of three women fighters.

Le slogan de Nû Jîn “La femme est la vie! La vie est résistance! La résistance, c’est Kobané! Elif Kobané (18 ans), Viyan Peyman et Arjin ont rejoint les Unités Feminines de Protection (YPJ: Yekîneyên Parastina Jinan) dans leur combat contre ISIS. Le documentaire relate l’assaut contre ISIS du 15 septembre 2014 et la prise de Kobané. Pendant 5 mois, la résistance a été organisée par les YPJ et les Unités de Défense du Peuple. Le documentaire s’est concentré sur ces 3 combattantes.

Tarih: 12 Mart Cumartesi 2016
Saat: 19:00
Yer: Turan cad. No: 36A Tarlabaşı-Beyoğlu

Film Gösterimi: Şiddete Dair / Concerning Violence (2014) 11 Şubat 2016 Perşembe 19:00

12654250_1012468968791622_4126508343933055090_nFilm Gösterimi: ŞİDDETE DAİR (2014)
Movie Screening: Concerning Violence (2014)

11 ŞUBAT 2016 PERŞEMBE
11 FEB. 2016 THURSDAY

Film Hakkında:
Gayatri Chakravorty Spivak’ın önsözü ile başlayan Şiddete Dair, Üçüncü Dünya’da özgürlük mücadelesinin en cesur anlarını hem arşivlerden alınan buluntu görüntülerle anlatan hem de Frantz Fanon’un 50 yıl önce yazılan klasiği, sömürgeci şiddeti ve onun doğurduğu karşı-şiddeti ele alan Yeryüzünün Lanetlileri kitabı üzerinden sömürgelerin kurtuluş mücadelesinin dinamiklerini keşfe çıkmaktadır.
————-
Concerning Violence is a 2014 documentary film written and directed by Göran Olsson. It is based on Frantz Fanon’s essay, Concerning Violence, from his 1961 book The Wretched of the Earth. American singer and actress Lauryn Hill served as the narrator in the English-language release of the film, while Finnish actress Kati Outinen provides narration for the original Swedish release.

Adres: Bülbül mah. Turan cad. No: 36A
Tarlabaşı-Beyoğlu-İSTANBUL

Film Gösterimi: Kelebeklerin Dili (1999) 4 Şubat Perşembe 2016 19:00

LaLenguaDeLasMariposas1936 yılının İspanya’sında, okula yeni başlayan bir çocuğun gözünden Cumhuriyet’in getirileri ve İspanya İç Savaşı’yla birlikte yıkılması sonucu yaşanan dramı, insanlardaki psikolojik ve politik değişimleri anlatan bir film. İç savaşın bir yüzünü Moncho adlı bir çocuğun gözünden anlatır. Fernando Fernan Gomez’in yaşlı, anarşist ve ideal öğretmen Don Gregorio’yu canlandırdığı filmde, Moncho ve ögretmen arasında bir bağ oluşur.

Tarih: 4 Şubat 2016 Perşembe
Saat: 19:00
Adres: Bülbül mah. Turan cad. No: 36A Tarlabaşı-Beyoğlu-İSTANBUL

Film Gösterimi: Ülke ve Özgürlük (1995) 14 Ocak Perşembe 2016 19:00

land_and_freedominfiAl’de bu hafta…

Film hakkında:
1936 yılında İspanya’da İç Savaş hüküm sürmektedir. Liverpollu işsiz, genç ve komünist kahramanımız David, İspanya’ya, Franco’ya karşı direnen devrimci harekete yardıma gider. İngiliz yönetmen Loach, ’Ülke ve Özgürlük’te, Franco’nun faşistleriyle mücadele edenlerin idealize edilmiş bir portresini sunuyor. O, anti-faşistlerin ortak bir amaç, bir hedef üzerinde birleşemeyişlerini anlatıyor.

Tarih: 14 Ocak 2016 Perşembe

Saat: 19:00

Adres: Bülbül mah. Turan cad. No: 36A Tarlabaşı-Beyoğlu-İSTANBUL

Belgesel Gösterimi: Gürültü ve Direniş (2011) / 7 Ocak Perşembe 19:00

Noise and Resistance (2011) [Good! Movies]Tarih: 07 Ocak 2016 Perşembe

Saat: 19:00

Adres: Bülbül mah. Turan cad. No: 36A Tarlabaşı-Beyoğlu-İSTANBUL

hakkında -/- info:
Francesca Araiza Andrade, Julia Ostertag, Germany, English, 90 min
http://www.noise-resistance.de/
http://www.imdb.com/title/tt1781874/

Başka yollar da var. Ticaret, sermaye, ve tüketim günümüz dünyasının hiçbir şekilde değişmeyecek ihtiyaçları. öfkeli ve heyecan verici belgeselleri “noise and resistance”da, francesca araiza andrade ve julia ostertag bu görüşü paylaşanların yalnız olmadıklarını gösteriyor. Bazılarının sadece gürültü ve sıkıntı olarak değerlendirdiklerini, onlar direnişin hayati bir söylemi olarak ortaya koyuyorlar: Burada punk ne geçici bir heves ne de geçmişten kalan tarihi bir kalıntı; sadece hayata dair canlı bir dışavurum. Yönetmenler, isyankar, kendini bilen, parlak ve coşkulu sahnenin merkezine giriyor. Barselona’daki işgal evleri, moskova’daki anti-faşistler, hollandalı sendikacılar, ingiltere crass kolektifi aktivistleri, berlin’deki queer karavan parkı sakinleri, ya da müzikleri her zaman kolektif bir zorlamayı, bir “hayır!”ı ifade eden isveçli kadın punk grupları, sloganı “kendin yap! olan müziklere başladılar ve 21. yüzyıl “uluslararasılığı” için rahatsız edici oldular. “Noise and Resistance” avrupa’nın çağdaş ütopyasından geçip, birliğin otonomiyle beraber yıllardır dinlediğiniz en iyi punk müziklerinden türediği altkültürel diyarlara ilham veren bir yolculuk.

This documentary pictures a globally interconnected and political music scene, built on autonomy and solidarity, which has declared war on capitalism and the mainstream culture. Whether it s squatters in Barcelona, antifascists in Moscow, inhabitants of self-governed trailer parks or activists of the CRASS collective – they can all be brought down to one common denominator: their protest and music as means and tool to express it. In an authentic and complex contemporary document, the film makers tell about members of this scene – their motivations, shared aspirations and ideas of utopia and how they create a parallel universe that functions under its own rules.

Çeviri/Translation: Sosyal Savaş

—-

NOT: Yemekte her Perşembe olduğu gibi pide var.

19 Aralık Katliamının Yıldönümünde Belgesel Gösterimi: F (2000) / 19 Aralık Cumartesi-17:00

1_9_02000 yılı sonbaharında hapishanelerde koğuş sisteminin yerine getirilmek istenen F-tipi cezaevi uygulamasına karşı çıkan mahkumlar, 19 talep öne sürerek süresiz açlık grevine başladılar. 20 Ekim’de başlayan açlık grevi, 45. günde ölüm orucuna dönüştürüldü ve bunun üzerine 19 Aralık 2000’de 20 cezaevinde aynı anda “Hayata Dönüş Operasyonu” adıyla bir katliama başlandı. 3 gün süren operasyon sonucunda 28 tutuklu ölür, 237 tutuklu da yaralanırken, 2 asker de jandarmanın silahlarından çıkan kurşunlarla öldü.

Metin Yeğin’in hazırladığı F belgeseli Hayata Dönüş Operasyonu ve yaşanan katliamı konu alıyor.

Tarih: 19 Aralık 2015 Cumartesi
Saat: 17:00
Adres: Bülbül mah. Turan cad. No: 36A Tarlabaşı-Beyoğlu-İSTANBUL

—-

13 Aralık 2000’de TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi Mehmet Bekaroğlu, TMMOB Başkanı ve TTB İkinci Başkanı, Bayrampaşa Cezaevi’nde örüm orucunda olan tutuklu ve hükümlülerle görüştüler. Bekaroğlu, Adalet Bakanı Türk’ün F-tipi cezaevlerinde yapılacak düzenlemeler üzerine söz konusu sivil toplum kuruluşlarının bir taslak hazırlamalarını ve onlarla mutabakata varılmadan nakillerin yapılmayacağını söylediğini bildirdi. Bu yaklaşımı güvence altına alacak formülü henüz geliştiremeden Adalet Bakanı’nın verdiği süre dolduğu için görüşmeler 14 Aralık 2000 tarihinde geceyarısı sona erdirildi. Bu tarihten sonra mahkumların, sivil toplum örgütlerinin ve görüşmeci heyetin tüm ısrarlı taleplerine olumsuz yanıt verildi ve görüşmeler bir daha başlayamadı.

Görüşmelerin kesilmesinden bir gün önce Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), F-tipi cezaevlerini protesto eylemleri ve açlık grevlerine ilişkin haberlere “gereğinden fazla” yer verilmemesi konusunda yayın kuruluşlarını uyardı. RTÜK’ün bu uyarısının ardından, 14 Aralık 2000 tarihinde İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi, ölüm oruçları ve F-tipi cezaevleriyle ilgili “yasadışı örgütlerin açıklama ve propagandası” niteliğindeki haber ve görüntülere yayın yasağı koydu.

‘Hayata Dönüş’ Operasyonu

Daha önce defalarca operasyon yapmayı düşünmediğini ifade eden hükümet, 19 Aralık 2000 günü sabaha karşı açlık grevleri ve ölüm orucunda olanları “hayata döndürme” operasyonunu başlattı. Operasyon sabahı Adalet Bakanı, “…İnsanların göz göre göre ölüme sevk edilmesine devletin seyirci kalması düşünülemez. Bu nedenle 20 cezaevinde bir müdahale kaçınılmaz hale gelmiştir. Müdahalenin amacı, insanların hayatını kurtarmaktır…. Operasyon şu ana kadar tam bir başarı ile yürütülmüştür. Herhangi bir zayiat yoktur,” demiş olmasına karşın İçişleri, Adalet ve Sağlık Bakanlığı’nın ortaklaşa hareket ettikleri “hayat kurtarma” operasyonu, iki askerle 30 mahkumun ölümü ve yüzlerce mahkumun yaralanmasıyla sonuçlandı. Operasyon 22 Aralık 2000 tarihinde öğlen saatlerinde son buldu.

Operasyonun hemen ardından F-tipi cezaevlerine sevkler başladı. 20 Aralık 2000 tarihinde Kocaeli (Kandıra), Edirne ve Sincan F-tipi cezaevlerine toplam 490 tutuklu ve hükümlü sevkedildi. Operasyon, sevkler ve cezaevine kabul sırasında mahkumlara zor kullanıldı ve birçok mahkum yaralı, çıplak ve ıslanmış olarak hücrelere konuldu. Bayrampaşa Cezaevi’ndeki tutuklular, üzerlerine güvenlik güçleri tarafından kimyasal bir toz atıldığını, bu tozun vücuda değince alev aldığını ileri sürdüler. İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun vücudu kömürleşen bazı kadın mahkumların otopsilerine ilişkin 21.12.2000 tarihli raporları, bu iddiayı destekliyor. Ancak aynı konuda devlet yetkilileri, mahkumların ‘Hayata Dönüş Operasyonu’nu protesto etmek maksadıyla kendilerini ve birbirlerini yaktıklarını iddia ettiler. Yine Adli Tıp Kurumu’nda otopsisi yapılan altı tutuklunun vücudunda ateşli silah yarası ve bir tutuklunun dumandan boğularak öldüğü saptandı.

Mahkumların bir kısmına gönderildikleri cezaevlerinde copla tecavüz edildiği iddiaları gündeme geldi. İzmit Cumhuriyet Başsavcılığı’na 28 Aralık 2000 tarihinde başvuruda bulunan Av. Gülizar Tuncer ile Av. Mihriban Kırdök, müvekkilerine sevk sırasında copla tecavüz edildiğini belirterek işkence ve tecavüz olaylarının failleri olan görevliler hakkında suç duyurusunda bulundular. Copla tecavüz edildiği iddia edilen mahkumların isimleri: Bülent Özdemir, Taylan Süren, Nuri Akalın, Birol Paşa, Cemal Keser, Sadık Akyüz, İrfan Kaplan, Hüseyin Kızıltoprak. Copla tecavüz iddialarına TBMM İnsan Hakları Alt Komisyonu’nun 16 Mayıs 2001 tarihinde basına açıklanan F-tipi cezaevleri raporunda da yer verildi.

Operasyondan sonra F-tipine nakledilmeyen tutuklu ve hükümlüler, bazı cezaevlerinde hücrelere yerleştirildiler, tutuklu ve hükümlülerin bütün şahsi eşyalarına el konuldu, avukatların müvekkilleri ile görüşmeleri kısıtlandı, bazı cezaevlerinde avukatların müvekkilleriyle olan yazışmaları engellendi ve evraklarına el konuldu, tutuklu ve hükümlülerin tamamının saç ve sakalları zorla kesildi. F-tipi cezaevleri aylarca ısıtılmadı, mahkumlara yeterince giysi verilmedi, kitap ve dergi sokulmadı. (Kaynak: İzmir Barosu Bülteni, sayı 114-115)

Operasyondan sonra diğer cezaevlerinde de tutuklu ve hükümlüler üzerindeki baskılar artırıldı. Bu cezaevlerinin de hücrelere dönüştürülmesi çalışmaları hızlandı. Adalet Bakanı Türk, 3 Ocak 2001 günü yaptığı açıklamada 41 cezaevinden 1118 tutuklu ve hükümlünün süresiz açlık grevi, 395 kişinin de ölüm orucu eylemini sürdürdüğünü açıkladı. Türk, Sincan F-tipi Cezaevi’nde 103 kişinin ölüm orucu, 165 kişinin süresiz açlık grevi, Edirne F-tipi Cezaevi’nde 99 kişinin ölüm orucu, 192 kişinin süresiz açlık grevi, Kocaeli F-tipi Cezaevi’nde 28 kişinin ölüm orucu, 159 kişinin süresiz açlık grevi yaptığını söyledi. Çok sayıda cezaevinde de destek açlık grevlerinin devam ettiği ifade edildi.

‘Hayata Dönüş’ Operasyonu’nda Yaşamını Yitirenler:

1. Ahmet İbili. Ateşli silah yaralanması ve yüzeysel yanıklar. Ümraniye.
2. Ali Ateş. Ateşli silah yaralanması. Bayrampaşa.
3. Ali İhsan Özkan. Bursa.
4. Alp Ata Akçayüz. Ateşli silah yaralanması. Ümraniye
5. Aşur Korkmaz. Ateşli silah yaralanması. Bayrampaşa.
6. Berrin Bıçkılar. Yanık ve ölüm orucu sonucu ölüm. Uşak.
7. Cengiz Çalıkoparan. Ateşli silah yaralanması. Bayrampaşa.
8. Ercan Polat. Karın alt kısmında ateşli silah yarası. Ümraniye.
9. Fahri Sarı. Kurşunla ölüm. Çanakkale.
10. Fırat Tavuk. Yanma sonucu ölüm. Bayrampaşa.
11. Fidan Kalşen. Kurşun ve yanma sonucu ölüm. Çanakkale.
12. Gülser Tuzcu. Yanma sonucu ölüm. Bayrampaşa.
13. İlker Babacan. Çanakkale.
14. İrfan Ortakçı. Çankırı.
15. Murat Ördekçi. Ateşli silah yaralanması. Bayrampaşa.
16. Murat Özdemir. Bursa.
17. Mustafa Yılmaz. Ateşli silah yaralanması. Bayrampaşa.
18. Nilüfer Alcan. Yüzü ve elleri 1. derecede yanık, duman zehirlenmesi. Bayrampaşa.
19. Özlem Ercan. Yanma sonucu ölüm. Bayrampaşa.
20. Seyhan Doğan. Yanma sonucu ölüm. Bayrampaşa.
21. Sultan Sarı. Çanakkale.
22. Şefinur Tezgel. Yanma sonucu ölüm. Bayrampaşa
23. Ünsal Gedik. Kafasında ekimoz var. Karbonmonoksit zehirlenmesi olabilir. Ümraniye.
24. Yasemin Cancı. Uşak.
25. Yazgülü Güder Öztürk. Yanma sonucu ölüm. Bayrampaşa.
26. Halil Önder. Ceyhan.
27. Hasan Güngörmez. Ölüm Oruçcusu. Sincan.
28. Rıza Poyraz. Ateşli silah yaralanması, künt kafa travması. Ümraniye.
29. Kimliği Belirsiz. Ateşli silah yaralanması ve yüzeysel yanıklar sonucu tanınmaz durumda. Ümraniye.
30. Kimliği Belirsiz. Ateşli silah yaralanması ve yüzeysel yanıklar sonucu tanınmaz durumda. Ümraniye.

Bu operasyonlar sırasında Ümraniye Kapalı Cezaevi’nde Uzman Çavuş Nurettin Kurt ile Çanakkale Kapalı Cezaevi’nde Mustafa Mutlu adlı iki asker de yaşamlarını yitirdi. Nurettin Kurt’un, teslim ol çağrılarına ateşle karşılık veren mahkumlarca vurulduğu açıklandı. Ancak Kurt’a yapılan otopside ölüme yol açan yaralanmaya “yüksek kinetik enerjili bir silahın” sebep olduğu belirlendi. Ümraniye Cezaevi’nden çıkarıldığı iddia edilen beş adet tabancanın içinde “yüksek kinetik enerjili silah” olarak kabul edilen uzun namlulu silahlar yoktu. (15 Mayıs 2001, Radikal Gazetesi)

‘Hayata Dönüş’ Operasyonu Bilançosu

Operasyon Düzenlenen Cezaevi Sayısı 20
Öldürülen Tutuklu Ve Hükümlü Sayısı 30
Hastaneye kaldırılan yaralı Tutuklu-Hükümlü 237
Yaşamını Yitiren Asker 2
Yaralanan Asker sayısı 6
Edirne F Tipi Cezaevine Sevk Edilenler 348
Kocaeli F Tipi Cezaevine Sevk Edilenler 340
Sincan F Tipi Cezaevine Sevk Edilenler 341
Kartal F Tipi Cezaevine Sevk Edilenler 67
Bakırköy Kadın Ve Çocuk Tutukevine Sevkler 45
Açlık grevi süren cezaevi 41
Operasyon öncesi ölüm orucunda olanlar 259
Operasyondan sonra ölüm orucunu sürdürenler 357
Açlık Grevini Sürdürenler 1656
Operasyonu Protesto sırasında Gözaltına Alınanlar 2145
Operasyonu Protesto Edenlerden Tutuklananlar 58
Copla tecavüz iddiası 8
Operasyon sonra basılan kültür merkezi, dernek, parti binası 18
Mühürlenen dernek sayısı 2

(Kaynak: İnsan Hakları Derneği ‘Hayata Kasıt Operasyonu Brifing Metni’)

Operasyondan Sonra

Nakillerle birlikte özellikle F-tipi cezaevlerini protesto amaçlı her türlü eylem, basın açıklaması, miting yasaklandı. F-tipi cezaevlerini protesto gösterileri nedeniyle gözaltına alınan onlarca kişi hakkında Türk Ceza Yasası’nın 169. maddesi uyarınca “örgüte yardım ve yataklık etmek” suçlamasıyla dava açıldı. İnsan Hakları Derneği İzmir, Van, Bursa, Antep, Malatya, Konya şubeleri kapatıldı, Ankara şubesinin kapatılması istemiyle dava açıldı, İstanbul şubesi yönetici ve üyeleri hakkında da “dernekler yasasına aykırı davrandıkları” gerekçesiyle dava açıldı. Emeğin Partisi ve Özgürlük ve Dayanışma Partisi’nin birçok binası basıldı.

F-tipi cezaevlerinin yapımının durdurulması için 16 Eylül 2000 tarihinde Galatasaray Lisesi önünde açıklama yapmak isterken tartaklanarak gözaltına alınan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) yönetici ve üyesi 26 avukata “2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası”na muhalefet ettikleri suçlamasıyla dava açıldı.

Adalet Bakanlığı, açlık grevlerinin sona erdirilmesi amacıyla arabuluculuk yapan İstanbul Barosu hakkında, F-tipi cezaevlerine yönelik protestolara destek verdiği iddiasıyla fesih istemiyle soruşturma başlattı.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nin cezaevleri operasyonuyla ilgili açıklaması nedeniyle ‘görevden alınması’ istemiyle Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde bir dava açıldı. Davanın 28 Mayıs 2001 tarihinde görülen ilk duruşmasında TTB Merkez Konseyi Başkanı Füsun Sayek, “22 Aralık 2000 tarihinde yapılan basın açıklaması halkın habere ihtiyacı olan bir dönemde yapıldı. Bu açıklama suç değil, onurdur. Hekimlik halk salığıyla doğrudan ilgilidir. Bu dava siyasi gerekçelerle açılmıştır,” dedi.

During the week of December 19-26, 2000, 10,000 Turkish soldiers violently occupied 48 prisons to end two months of hunger strikes and “death fasts” by hundreds of political prisoners. The hunger strikers were protesting the state’s plan to transfer its prisoners from large wards to US-style “F-type” cells holding one to three occupants. Operation “Return to Life” — which left at least 31 prisoners and two soldiers dead — lasted a few hours in most prisons, and up to three days at one prison. Eight prisoners were reportedly “disappeared,” and at least 426 prisoners have been wounded. 1,005 prisoners have been transferred to F-type cells.

The armed operation ostensibly aimed to “rescue” members of illegal, radical left organizations from “forced” starvation at the hands of their leaders. But the official number of prisoners conducting death fasts has reportedly increased to 353 since the operation, up from 282. Unofficial reports say that up to 2,000 prisoners are starving themselves, with the active support of 10,000 others. Human rights groups suspect security forces of burning prisoners with firebombs during the operation. According to the Human Rights Foundation of Turkey, some bodies were buried without being identified, and other deceased prisoners’ families and lawyers were not admitted to the autopsies.

Producer Yönetmen: Metin Yeğin
Audio/Visual sound, color
Language Turkish, English subtitled
Contact Information metinyegin@gmail.com

Belgesel Gösterimi: İnsan Sonrası Yaşam (2008) / 17 Aralık Perşembe -19:00

1425546592_54aaaeb3267a0Dünyadaki tüm insanlar bir anda yok olsa, dünyanın geleceği nasıl olurdu?Şehirler, binalar, köprüler, barajlar, terkedilmiş gökdelenler, sanayi atıkları, arabalar; kısacası insanların elinden çıkmış olan ne varsa, insansız bir dünyada yıllar sonra ne olur?Bitki örtüsü, doğal yaşam, hayvanlar ve diğer canlıları insansız bir dünyada neler bekliyor? Belgesel tüm bu sorulara tahmini yanıtlar vermeye çalışıyor.

Tarih: 17 Aralık 2015 Perşembe

Saat: 19:00

Adres: Bülbül mah. Turan cad. No: 36A Tarlabaşı-Beyoğlu-İSTANBUL

* Etkinliğe aç karına gelmenizi tavsiye ederiz…

Belgesel Gösterimi: Fırtınalı Cennetin İhtimali (2008)

firtinali-cennetin-ihtimali-potentiality-of-storming-heavenBelgesel Gösterimi: Fırtınalı Cennetin İhtimali (2008)

Documentary Screening: The Potentiality of Storming Heaven
10 Aralık (Dec.) 2015, Perşembe (19:00) – Thursday

Tarih: 10 Aralık 2015 Perşembe

Saat: 19:00

Adres: Bülbül mah. Turan cad. No: 36A Tarlabaşı-Beyoğlu-İSTANBUL

* Etkinliğe aç karına gelmenizi tavsiye ederiz…


Belgesel Hakkında:

Yunanistan polisinin Alexis’i katletmesinin ardından gözyaşının yerini alan öfkeye ve eylemliliklere ilişkin, Selanik’de 2009’da hazırlanan, eylemcilerin görüntülerinden ve alıntılardan oluşan 28 dakikalık video.

Hatırla, Hatırla 6 Aralık 2008’i hatırla!

15 yaşındaki Alexandros Grigoropoulos’un öldürülmesini hatırla!

14 yaşındaki Tekno-endüstriyalist militarist faşistlerce bilerek ya da “hata” ile parçalanan Ceylan Önkol’u hatırla!

Irkçı siyonist İsrail devleti tarafından üzerlerine bombalar yağdırılan “Filistin’li kardeşlerini” hatırla!

38’de Dersim’de katledilen binlerce insanı hatırla! Katledenleri hatırla; Türkleri, Kürtleri her milliyetten katilleri, hatırla.

İsimsiz öldürülenleri, katledilenleri, görünmezleştirilmiş ve dört duvar arasına kapatılmışları hatırla!

Televizyonlara çıkan, isyancıları kendi politik sınırlarına ve tercihlerine göre evirip çevirip biçimlendiren, görmezden gelen; politikacılar sınıfını aratmayan iki yüzlü “anarşistleri” hatırla!

“Yunanistan Ayaklanması” sırasındaki isyancılara hakaret eden, saldıran, özel mülkiyet savunuculuğu yapan, iktidar sevicisi KKE’yi; TKP’nin kardeşi olan Stalinist Parti’yi hatırla, Sosyaist Karamanlis’i hatırla! İsrail’e katliamlar için sevk edilen silahları hatırla!

ve Hatırla;

…Sadece söz değil.

“Kurulu olanın yıkımı için anarşist bireylikler” Meksika’da bir polis merkezini, 2 Ekim’de(2008) yerellerinde gerçekleşen bir isyanda polis tarafından alınan tutsaklarla dayanışmak için yaktılar.

Ayrıca bu eylemlerini Yunanistan’daki özgürlük savaşçılarınada adadılar.

Eski ” anarquistas expropiadores’ın* ” sözüyle;

Anarşistler arasındaki dayanışma sadece söz değildir.

* : Banka soyan anarşistler.

Kaynak: Sosyal Savaş

Film Gösterimi: Baader (2002) / 03 Aralık 2015 Perşembe Saat: 19:00

baaderİnfiAl’de bu Perşembe Film Gösterimi: Baader (2002)
///////
This Thursday Movie Screening Baader (2002) and food at infiAl

Herkesi bekleriz.

///////////
Film Hakkında:
Film, Almanya’nın ünlü yeraltı örgütlerinden birinin lideri Andreas Baader’in öyküsünü anlatıyor. Baader-Meinhof olarak bilinen grup daha sonra Kızıl Ordu Grubu RAF adını almıştı. Araba hırsızlığı gibi adi suçlarla oyalanan, içeri girip çıkan Baader, sisteme olan öfkesini radikal bir çizgiye yaklaştırıp eylemlerini ortaya koymaya başlar…

Yer: infiAl
Adres: Bülbül Mh.Turan Cd. No: 36A Beyoğlu/İSTANBUL
Tarih: 03 Aralık 2015 Perşembe
Saat: 19:00